en iyi casino siteleri deneme bonusu
istanbul escort istanbul escort bayan
Trabzonspor’un efsanesi İskender Günen konuştu: Şenol Güneş’ten sonra en iyisi

Trabzonspor’un efsanesi İskender Günen konuştu: Şenol Güneş’ten sonra en iyisi

ABONE OL
4 Mayıs 2022 10:23
Trabzonspor’un efsanesi İskender Günen konuştu: Şenol Güneş’ten sonra en iyisi
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Dinlemek için tıklayınız

Futbolda efsaneler vardır. Sizi alıp tarih yolculuğuna çıkarır. Onlardan biri de Trabzonspor ‘lu İskender Günen’dir. Trabzonspor’un Türk futboluna damgasını vurduğu 70’li, 80’li yıllarda üst üstte kazanılan şampiyonluğun mimarlarından olan nam-ı diğer “Çalımcı İskender, yani sol açık İskender” Trabzonspor’un dününü, bugününü ve yarınını anlattı…

TARAFTARLA BÜTÜNLEŞEN 11 YILIM GEÇTİ

SORU: 1979’dan 1990’a kadar süren bir kariyeriniz var. 11 yılda 3 şampiyonluk yaşadınız. Hepsinin tabi ki farklı hikayeleri var. Sizi çok farklı hissettiren şampiyonluk hangisiydi?

Trabzonspor’a 21 yaşında 2. Lig’den geldim. Kendi içinden çıkan oyuncularla şampiyon olan bir yere geldim. Şekerspor’dan geldiğim zaman Trabzonspor’un çok özel bir yapısı olduğu, özel bir takım olduğu gerçeğiyle tanıştım. Dışarıdan Trabzon’a gelmek kolay değildi. Kent dışından gelen Ahmet Ceyhan ile bendim başka da yoktu. Trabzon kendi içinde futbol kültürü olan bir kent. Geçmişe baktığım zaman şunu gördüm, amatör de olsa geçmişte kendi içinde bir ligi olan bir kent. Yani futbola ilgi çok yoğun. Şampiyon takıma ikinci ligden gelmek kolay değil. Sol açık olarak geldim. Takımda o zamanlar çok yetenekli oyuncular vardı. Fizik anlamda gücümüz yok. Sahalar o zaman çamur. Tabi ilk yılımda biraz zorluklar yaşadım. Şampiyon takımda kendini kabul ettirmek çok zordur. Sorunlar da yaşadım. Ama ikinci yılımla beraber kendimi çok geliştirdim. Kendime güvenimin ve yeteneğimin farkındaydım. Fiziksel anlamda kendini geliştirdim. Futbolla yatıp kalktım. Çünkü, futbolda en önemli şey fiziksel güçtür. Bunun dışında başka bir şey yoktur aslında. Yeteneğiniz varsa o fiziksel gücünüzün kendinizde bulunması şart. Bütün bunlardan sonra Trabzonspor taraftarıyla bütünleştikten sonra da çok güzel 11 yılım geçti. Her şampiyonlukların farklı farklı hikayeleri var. Trabzonspor’da o dönemler sorumluluk anlayışı çok yüksek, çok sayıda oyuncu vardı. Mesela Şenol, Turgay, Necati, Güngör. Bu isimler 6 şampiyonlukta da var olanlar. Çok yetenekli oyunculardan kurulu takım kurmak kolaydır ama takım olmak zordur. O dönem takım olduğu için şampiyonluklar yaşadı.

BASKI OYUNU ŞOK PRESİ BİZ 80’DE OYNUYORDUK

SORU: Hangi şampiyonluk sizin için çok özel?

1980-81 yılındaki şampiyonluk, çok daha farklı. Rahmetli Özkan Sümer’le sezona başladık. 16 takımlı bir lig, 15 maçta ligin birinci yarısında 25 puan aldık. Yani çok büyük bir olay. 2. sırada Adanaspor vardı, aramızdaki puan farkı 6’ydı. Çünkü Özkan Sümer’le yeni bir sistem deniyorduk. Günümüz futbolunda şimdilerde uygulanan baskı oyunu, yani şok presi biz o dönem yapıyorduk. Fiziksel güce dayalı bir oyun. Çok keyif aldığım bir ilk yarı oldu. İkinci yarıda sakatlıklar yaşasam da keyifli bir sezon oldu.

84-85 SEZONU EN ÇOK ÜZÜLDÜĞÜM SEZON

SORU: Oyunculuk döneminizde en çok üzüldüğünüz maç ve sezon?

1984-85’te Beşiktaş ‘la çekişmemiz vardı. Beşiktaş’la 0-0’lık bir maçımız var ki yenmeye çok yakın olan taraftık. Ondan sonraki süreçte geriye düştük. Yani şampiyonluğu kanıksamış bir kentti Trabzon. Şu an tabi ki biri coşku var. Aradan 38 yıl geçtiği için tabi ki coşku olacak. Ama bizim zamanımızda şampiyonluk normal karşılanırdı. İkincilik bile anormal olarak bakılan bir şeydi.

ARTIK TRABZON ZİRVENİN BAŞROL OYUNCUSU

SORU: Trabzonspor 1970’le 1984 arası lige damga vurdu?. Önümüzdeki yıllar da yine damga vurabilir mi?

Her olayı kendi koşulları ve kendi zamanları içerisinde değerlendirmek gerek. O günkü koşullar ve toplumsal yapı, sistemler, toplar, sahalar gibi türlerle değerlendirmek lazım. Ama bu sezonki olayı da şöyle düşünmek lazım. İyi bir kadro yapılanması, takım olma bilinci. Zaten şampiyonluğun en önemli anahtarı takım olmaktır. Yetenekli oyuncuların da göstermiş oldukları performans da çok üst düzeydi. Emeğe saygı duymak lazım. Futbolda iniş çıkışlar vardır. Ama sezon başından beri bakmak gerekir. Yani Trabzonspor şampiyonluğu hak etti mi? Evet sonuna kadar. Bizim zamanımızda bazı şeyler kolaydı; oyuncuyla teknik adam birlikteliği farklıydı. Günümüzde o kadar yabancı oyuncuyu alıp getirmek, onlara şampiyonluk hedefi vermek. Ve bunu başarmak kolay değil. Sezon başında herkes Beşiktaş çok farklı olacak diyordu ama olmadı. Şu bir gerçek ki Trabzon zirvenin başrol oyuncusu. Doğal şampiyonluk adayıdır.

NOKTA ATIŞLAR YAPTI

SORU: Abdullah Avcı ile ne değişti?

Abdullah Avcı, ilk geldiği zaman Trabzonspor puan sıralamasında çok kötüydü. Avcı, önce takım savunmasına el attı. Çünkü elindeki kadro daha farklı bir oyun ortaya koyamazdı. Çünkü çok kolay gol yiyebilen bir takım vardı. O kadronun yine şampiyonluk şansı vardı. Takımı aldı, yukarıya taşıdı. Bu sezon ise yaptığı oyuncu transferlerine baktığımız zaman nokta atışlar yaptı. Kendi sistemine göre oyuncu transferleri yapıldı.

BAŞAKŞEHİR’E KAPTIRDIĞI SENE DE ŞAMPİYON OLABİLİRDİ

SORU: Trabzonspor şampiyonluğu Başakşehir’e kaptırdığı zaman 2019-20’de o sene nasıl dersler çıkartıldı?

Koronavirüsten dolayı seyircisiz maçlar Trabzon’u etkiledi. Atmosferi düşük maçlara alışık olmayan Trabzonspor ile seyircisiz oynamayı alışık Başakşehir’in son haftalara kadar mücadelesini izledik. Trabzonspor için taraftarın olması çok büyük bir güçtür. Bence şampiyonluğun kaybedilmesinin en önemli sebebi budur…Taraftar olsaydı Trabzonspor’un şampiyon olma şansı Başakşehir’e göre daha yüksek olurdu. Trabzonspor kendi sahasında 1-1 kaldığı bir Başakşehir maçı var ki. Taraftar olsa o maçı kazanırdı. Bir de Konya maçı var. 3-1 galipken 4 gol yiyorsun ve maçı 4-3 kaybediyorsun.

MAREK HAMSİK’İN SAHADA OLMASI BİLE YETİYOR

SORU: 38 yılık hasret sona erdi? ‘O sene bu sene” sloganı sonuç aldı. Ve 38 yıllık hasret sona erdi. Bordo mavililer bu noktaya nasıl geldi? Trabzonspor’u başarıya götüren formül neydi sizce…

Bizim oynadığımız dönemde bazı maçlar var ki 3 puan alsak şampiyon potasında olabileceğimiz sezonlar vardı. Bu sezon ise deplasmanlarda mağlup olmadığı biri serisi vardı. O istikrarlı yapıyı kurabilmek kolay değildir. Antalyaspor’a ilk mağlubiyeti yaşadılar. Şampiyon olan takım zaten az mağlubiyet almalı. Şampiyonluk yolundaki rakipleriyle yaptığı maçlara baktığımız zaman mağlup olduğu maç yok. Bu sınavlardan rahat çıktı. Bir takımda kazanma felsefesi yerleşmişse tabi ki o takımın istikrarlı yapıyı mutlak suretle devam ettirir. Bir de asıl en önemlisi yabancı oyuncuların sorumluluk bilinci. Abdullah Avcı’nın da bunda çok büyük payı var. Yerli- yabancı oyuncuları aynı hedefe yönlendirmek kolay değil. En büyük şanslarından biri de Marek Hamsik’in gelmesi. Lider oyuncu, Trabzonspor’da eksikliği yıllardır hissedilen oyuncuydu. Sahada bulunması, arkadaşlarını yönlendirmesi bile çok daha farklı. Hamsik’in oynadığı maçlar hep farklı.

Sezon başında transferlerin erken bitmesi ise çok önemli. Geçen sezondan 4-5 tane oyuncuyu da ilk 11’e kattığınız zaman da takım olmak kolay değildir. Bir omurga oluşturuldu. Avrupa Kupalarından erken elenmesi belki şansına oldu. Çünkü sakatlıklar olacaktı bir de Koronavirüs vardı.

TARAFTAR GODOT’U BEKLERKEN GİBİ BEKLEDİ

SORU: Abdullah Avcı, Başakşehir’de kaçırdığı şampiyonluklar ve Beşiktaş’taki başarısız dönemden sonra Trabzonspor’da neleri doğru yaparak başarıyı yakaladı?

Abdullah Avcı Başakşehir’de başarısız değildi. Başakşehir’i kendisi yarattı. Başakşehir ile Trabzonspor farklı. Başakşehir’in taraftarı yok. Taraftarsız bir yere kadar hedefe ilerlersin ama taraftar itici bir güçtür. Birisi kent takımı ve nereye giderse gitsin desteği hep hisseder. Trabzon’da vuslat hep başka bahara kaldı. Camia “Godot’u beklerken” gibi şampiyonluğu bekliyordu. Abdullah Avcı ile camia bütünleşti özlenen şampiyonluk da 38 yıl sonra geldi. Saygı duymak gerekir.

ŞENOL GÜNEŞ’TEN SONRA EN İYİSİ

SORU: Trabzonspor’da aksayan şeyler neydi? Şampiyonluk daha önceki haftalar da ilan edebilirdi. Ama gecikti. Beklentinin yüksek olması sonuçları geciktirdi mi?

İnişler çıkışlar vardır. Her zaman aynı istikrarlı bir yapıyı kurmak kolay değildir. Sakatlanmalar var arada. Hamsik sakatlandı bir ara. Sakatlandıktan sonra toparlamak da kolay değil. Puan farkı biraz rehavet yaratmıştır. Uğurcan’a da ayrı bir parantez açmak lazım. Şampiyon olan takımın kalecisi iyi olmak zorunda. Yani Şenol Güneş’ten sonra gördüğüm en iyi Trabzonsporlu kaleci.

SORU: Önümüzdeki sezon hangi bölgelere takviye gerekli sizce?

Savunmanın ortası sorun oldu. Edgar sakatlandı, Hugo da. Gelecek sezon mutlak suretle savunmanın göbeğine bir oyuncu lazım. Aynı zamanda kesinlikle sol bek lazım.

SORU: Rakipleri neden bu sezon Trabzonspor ile baş edemediler?

Öylesi istikrarlı bir yapıyı yapmak kolay değildir. Her hafta galip gelmek. Diğer takımların Avrupa Kupası’nda da maçları vardı. Ve de bir Avrupa Kupası’nda aldığınız bir yenilgiyle ligde çıkılan maçta onun moral bozukluğu illaki olur.

AVRUPA’DA TRABZONSPOR TARAFTARI DAHA ÇOKTUR

SORU: Bu sene tribün ve şehir için neler söylersiniz?

Zaten Trabzonspor taraftarı dünyanın neresine giderseniz gidin vardır. Trabzon’un Avrupa Kupası’nda Vallette maçı vardı. Oraya gittiğimizde yoğun bir Trabzonlu vardı. Kime sorarsanız sorun Avrupa’da Trabzonspor taraftarı daha çoktur. Liverpool takımıyla Trabzon’u özdeşleştiriyorum. Onlar da 30 sene sonra şampiyon oldular. Trabzonspor demek şampiyonlukla özdeş takım demek zaten. Kim ne derse desin. Orada futbol kültürü daima şampiyon takım çıkarır. Trabzon tam futbol kenti. Her şeyi futbol. Cebinde parası olmayanın bir hafta Trabzonspor’un yenmesiyle mutlu olduğu bir kent.

HAYATIMDA VERDİĞİM EN DOĞRU KARAR TRABZONSPOR’A GİTMEMDİ

SORU: Trabzonspor sizin için ne ifade ediyor?

Yaşamda bazen bir karar verirsiniz. O karar iyi de çıkar kötü de çıkar…Benim Trabzonspor kararı vermem hayatımda verdiğim en doğru karar. Yaşadıklarım, oradaki insanlarla yaşadığım duygu yoğunluğum, bana gösterilen ilgi. Bunu parayla satın alma şansınız yok, Trabzonspor çok özel bir takımdır. Oradaki halkla o duygu yoğunluğunu başka yerde yaşayamazsınız. İyi ki Şekerspor’dan Trabzonspor’a geçtim ve 11 yılım geçti.

SORU: O dönem size özel besteler var mıydı?

Vardır. Gençliğimi orada geçirdim. Dolu dolu geçti. Ve de hayallerimde böyle bir şey var mıydı yoktu. Öyle bir takımda olmak, insanlarıyla olmak parayla bunu kıyas etme şansın yok. Şimdiki futbol dünyası farklı.

SORU: Sizin oynadığınız takımla şimdiki takım maç yapsa hangisi kazanırdı?

Her olayı, herkesi, her futbolcuyu kendi oynadığı dönemde değerlendirmek lazım. O gün bugün değil, bugün o gün değil.

BU TAKIMDA OYNAMAK İSTERDİM

SORU: Bu takımda oynamak ister miydiniz?

Bu takımda oynamak tabi ki isterdim. 40 bin, 60 bin kişinin karşısında oynamak müthiş bir duygu olurdu. Fakat bir şey daha söyleyeyim. Bana desen ki Trabzonspor’da top kimin ayağına geldiğinde keyif alıyorsun? Sana Anthony Nwakaeme.

NWAKAEME’NİN AYAĞINA TOP GELİNCE MUTLU OLUYORUM

SORU: O dönemde top sizin ayağına geldiğinde taraftar heyecanlanırdı? Katılıyor musunuz?

İskender Gönen buna gülümseyerek cevap veriyordu. “Benim onu söylemem doğru olmaz. Onu taraftara sormak gerek”. Ama benim görüşüm futbol hep koş koş değildir. Futbolda bu tarz oyuncular seni hep çeker. Lionel Messi gibi futbolcular bıraktığı zaman kimi izleyeceksin. Benim futbol dünyam, futbol görüşüm böyle. Kim sana keyif veriyor dersen ben de sana o tür şekilde söylerim. Nwakaeme’nin ayağına top gelince mutlu oluyorum. Onun için para verip stada giderim. Türkiye’de Alex gibi oyuncuyu koşmuyor diye insanlar eleştirdi. Koşmayan adam o kadar golü, asisti nasıl yapar değil mi? Günümüz futbolunda böyle oyunculara yer yokmuş, nasıl yok? Messi’ye yer yok mu şimdi. Ne yapacağız Messi’yi… Yok mu yer Messi’ye. Oynadığın oyundan, yapılan bir hareketten de keyif alman lazım. Bu benim görüşüm başkası farklı düşünebilir. 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP