Trabzonspor’un yeni teknik direktörü Nenad Bjelica ile Trabzonspor Dergisi’ne açıklamalarda bulundu.
Trabzonspor’a geliş sürecinin çok hızlı gerçekleştiğini belirten Bjelica, “Gerçekten çok hızlı oldu. Her şey çok çabuk gelişti. Cuma günü akşam bir menajer beni aradı, gün içerisinde istediğim şartlar ve Trabzonspor’un finansal şartlarıyla alakalı konuları görüştük ve bir gün içerisinde de anlaşmaya vardık. Cumartesi gecesi Trabzonspor’un resmi teklifi geldi ve ben de kabul ettim. Pazar günü de pazartesi gecesi yapacağımız seyahatin biletleri elimize ulaştı. Salı günü sabah İstanbul’da kontratı imzaladık, aynı günün akşamında Trabzonspor’da çalışmaya başladık.” dedi.
“Başarılı olacağımızdan şüphem yok”
Yeni bir takım oluşturmaya çalıştıklarını ifade eden Bjelica, “Çok hızlı ve çok net gelişti süreç. Beni istediklerini hissettirdiler. Ben de insanların beni istediği yerde çalışmayı tercih ederim. Ben de çok yarışmacı bir ligde mücadele eden, büyük bir Türk kulübü olan Trabzonspor’u tercih ettim. Benim için de hem ilginç hem de çok zor bir meydan okuma olacak ama benim hiçbir meydan okumadan korkum yok. Zor bir süreç yaşayan takımlarda daha önce çalışmıştım ve bıraktığım takımlar, her zaman aldığım durumdaki takımdan daha da iyi bir yerde olan takımlar oldu.
O yüzden de burada başarılı olacağımızdan şüphem yok. Yalnızca biraz sabır göstermek gerekecek. Çünkü şu an yeni bir takım oluşturuyoruz. Bu kulübün sahip olduğu potansiyel, taraftarları ve tarihini düşününce, hepimizin elimizden gelenin en iyisini vermek ve Trabzonspor’un geçen sezon gösterdiği başarıyı tekrar yakalaması için üzerimize düşeni yapmak zorunda olduğumuzu görüyoruz.” dedi.
“Trabzonspor’a en iyi oyuncuları getirmeyi istiyoruz”
Kulübün zor bir süreçten geçtiği dönemde çalışmaya başladığını hatırlatan Bjelica, “Puan sıralamasında yukarı çıkmanın veya aşağıya düşmenin çok mümkün gözükmediği bir durumdu bu. Bir antrenör için zor bir durum. Çünkü kiralık oyuncular var, sözleşmesi bitecek oyuncular var. Sakat oyuncular var. Sezonun bitimine 1,5 ay kala, çok net hedefler olmadan bir giriş yapabilmek kolay değil. Elbette 6 ila 8 arası yeni oyuncu transfer edeceğiz. Üzerinde çalıştığımız plan bu.
Gözlemcilerimiz, şef gözlemcimiz, kulüpteki herkes, başkanımız, antrenörlerimiz, analizcilerimiz, hepimiz bu konu üzerinde yoğun bir biçimde çalışıyoruz. Trabzonspor’a en iyi oyuncuları getirmeyi istiyoruz. Bu takımla başarılar kazanmaya aç oyuncuları aramıza katmak istiyoruz. Bu kulüp bunu hak ediyor. Taraftarlar bunu hak ediyor. Maksimumu vermek zorundayız. Şampiyon olduğu sezonki seviyeye çıkabilmek adına doğru oyuncuları getirebilmek planlarımız arasında.” diye konuştu.
“Beni bekleyen en büyük iş de bu olacak”
Hücumda ve savunmada dengeli bir takım hedeflediğini belirten Hırvat çalıştırıcı, “Yetenekli oyuncuları olan, takımda oynamayı isteyen ve bu kapasitesi olan oyunculara sahip, bu oyuncular gençlerden oluşabilir, tecrübeli oyunculardan oluşabilir, ya da gençlerin ve tecrübelilerin bir karışımı olan bir takım olabilir. Türk ve uluslararası oyuncuların karışımı olan bir takım olabilir. Burada önemli nokta, çalışmayı ve grup halinde çalışmayı isteyen oyuncular seçmek.
Burada antrenörün yapacağı, oyunculara nasıl futbol oynayacaklarını öğretmek değil, takım halinde nasıl oynanacağını öğretmek olmalı. Beni bekleyen en büyük iş de bu olacak. Bu grubun bir parçası olmak isteyen, doğru oyuncuları seçmeli, sonrasında da saha içerisinde taraftarlarımızla bir olmalıyız ve bu sayede de büyük hedeflere ulaşabiliriz.” şeklinde konuştu.
Genç oyunculara şans verilmesi
“Genç oyuncular elbette çalışmalı ama onların gelişimi için fırsat vermeliyiz”
Dinamo Zagreb, Hajduk Split, NK Osijek’in Hırvatistan’da en iyi altyapılara sahip kulüpler olduğunu hatırlatan Bjelica, sözlerini şöyle tamamladı:
“Dinamo da hep en iyi oyunculara sahip oldu. Ben de Dinamo Zagreb’te çalışmaya başladığımda 98’liler jenerasyonundan 19, 20, 21 yaşlarında genç ve çok yetenekli oyuncu grubu vardı. Sadece onlardan bir takım oluşturarak, oyuncuların gelişmesini sağladık. Avrupa’da oynama fırsatı buldular, Hırvatistan Ligi’ni büyük üstünlük kurarak kazanmayı bildiler. Hiçbir sorun da yaşanmadı! Avrupa arenasında oynayabilen bir oyuncu daha iyi gelişebiliyor. Böylelikle Dinamo altyapısından çok önemli oyuncular yetişmiş oldu. Ancak bu sadece benim başarım değil, aynı zamanda genç yaş kategorilerinde onlarla çalışan ve 17-18 yaşına kadar o oyuncuları hazırlayan antrenörlerin başarısı. Dinamo Zagreb’in Hırvat 2.Ligi’nde oynayan bir takımı daha oldu hep. ”