Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın “Değerli Trabzonspor yönetimi, kutlamalara davet ettiğiniz Matthaios Tsahouridis 19 Mayıs 1919’u sözde Pontus soykırımı yıldönümü olarak anan bir kişi. Eminim bilmiyordunuz. Lütfen kutlamaya gölge düşürmesin. Fenerbahçeli bir dosttan uyar” açıklaması sonrasında Trabzonspor’un Şenol Güneş Stadyumu’nda düzenlediği şampiyonluk törenindeki konseri Apolas Lermi ile beraber iptal edilerek sahneye çıkartılmayan Yunan sanatçı Matthaios Tsahouridis açıklamalarda bulundu.
Sosyal medya hesabı aracılığıyla açıklamalarda bulunan 43 yaşındaki sanatçı, kendisini kutlama törenine davet eden Trabzonspor camiasına teşekkür etti.
Sahneye çıkamadığı için Türkiye’den hüzünle ayrıldığını kaydeden Matthaios Tsahouridis Trabzonspor’un şampiyonluk kutlamalarına Türkçe şarkı söyleyerek bordo-mavili kulübü onurlandırmak için geldiğini belirtti.
Matthaios Tsahouridis şunları söyledi:
“Sevgili Trabzonspor camiası, Sevgili arkadaşlar ve taraftarlar.
Öncelikle, hepinizle orada olmak ve Trabzonspor’un şampiyonluk kazandığı bu tarihi anı kutlamak üzere yapmış olduğunuz nazik davetiniz için teşekkür ederim.
Bu kutlamaya katılmayı kabul ettiğimiz andan itibaren bana onur konuğu olarak bakıldı. Yine de, gerçek olayda ne olduğunu hepiniz biliyorsunuz. Sahneye çıkamasam da davetiniz için minnettarım. Türkiye’den hüzünle ayrıldım, aynı zamanda kısa kaldığım süre boyunca tanıştığım tüm harika insanlara büyük hayranlık duyarak ayrıldım.
Türkiye’den ayrıldığımdan beri Trabzonspor taraftarlarından ve Türkiye’nin her yerinden yüzlerce mesaj alıyorum. Müziğime karşı sevgi ve destek mesajları. Müzik, spor ve her türlü sanat ve kültür ancak birleştirir.
Hepimiz farklı geçmişlerden geliyoruz. Bana kendi kültürüme sahip çıkmam öğretildi, öyle yetiştirildim ama bunu yaparken başka bir kültüre saygısızlık etmek, incitmek en son isteyeceğim şeylerden biri. Önceki sözlerim kimseyi incitmek veya kimsenin kültürüne saygısızlık etmek için değildi.
Kendi kültürümü korumaya çalışırken başka bir kültüre saygısızlık etmek isteseydim, ortak dilimiz olan müziği iki kültür arasında bir köprü olarak kurmaya meyilli olmazdım.
Ortak kültürümüz adına beste yaptığım tüm şarkılarda bana eşlik eden kendi kişisel kemençemi Trabzonspor camiasına sunacaktım.
Ben oraya sanatçı olarak geldim. Karadeniz kemençemle tüm Trabzonspor taraftarlarını mutlu etmeye ve ayrıca Türkçe şarkı söyleyerek takımı onurlandırmaya geldim. Yunanca değil, rumca değil, Türkçe. Motivasyonum kimseyi kışkırtmak değildi. Asla.
Sevgili arkadaşım Apolas Lermi gibi dünyanın dört bir yanından uluslararası sanatçılarla yaratmaya ve onlarla işbirliği yapmaya tutkuyla devam edecek bir müzisyenim ve her zaman öyle kalacağım. Çünkü müzik ancak birleştirir!”