Türkiye ihracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, küresel ekonomilerde yaşanan resesyon ve belirsizliğe rağmen bu yıl için belirledikleri ihracat hedefini tutturacaklarını söyledi.
Medya temsilcileri ile yaptığı toplantıda güncel konularla ilişkin değerlendirmelerde bulunan Gültepe, ABD’nin teknik olarak resesyona girdiğine, Türkiye’nin en önemli pazarı konumundaki AB ülkelerinde de daralma etkilerinin görülmeye başlandığını ve mevcut durumun belirsizliği beraberinde getirdiğini kaydetti.
Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 48,4’ünü, yani neredeyse yarısını AB ülkeleri ve ABD’ye yaptığını belirten Gültepe, “Avrupa piyasalarındaki endişelerin ve küresel ekonominin genel gidişatındaki değişmelerin ihracatımıza olası etkilerini önümüzdeki 3 ayda çok daha net bir şekilde görebileceğiz.” ifadesini kullandı.
Gültepe, 2023’ün ilk yarısının enerji krizi ile durgunluğun en çok hissedileceği dönem olacağına işaret ederek, şöyle devam etti: “Neredeyse tüm dünyada merkez bankaları parasal sıkılaşmaya gitti ve buna devam edeceklerinin sinyallerini veriyorlar. Bu durumda en büyük pazarımız olan Avrupa’da talebin baskılanması ihracatımızı olumsuz etkileyebilir. Öte yandan, parasal sıkılaşma Avrupa’daki arzda da azalmaya yol açacak. Nitekim üretimin düşmeye başladığını gösteren işaretler geliyor. Avrupa, başta asgari ücret düzenlemesi olmak üzere, çeşitli politikalarla parasal sıkılaşmanın neden olacağı alım gücü kaybının önüne geçmeye çalışıyor. Hane halklarının alım gücündeki düşüş sınırlı kalır ve Avrupa’da üretim daralmaya devam ederse bu durum bazı sektörlerimizde ihracatımızı olumlu yönde etkileyebilir. Ocak-ağustos dönemini hedeflerimiz doğrultusunda 165,7 milyar dolar ihracatla tamamladık. Son 12 ayın tamamında aylık ihracat rekoru kırdık. Tüm gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Avrupa ve ABD başta olmak üzere küresel ekonomilerdeki resesyon ve belirsizliğe rağmen, 2022 yılı için öngördüğümüz 250 milyar dolarlık ihracat hedefimizi tutturacağımıza inanıyorum.”
“Finansmana erişim kolaylığı kilit rol oynuyor”
Mustafa Gültepe, Türkiye’nin ihracatını en kısa sürede 300 milyar doların üzerine çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, bu hedefe ulaşılabilmenin yolunun kapasite artırıcı yatırımdan geçtiğini vurguladı.
Yatırım için ihracatçının finansmana ihtiyacının giderek arttığını aktaran Gültepe, şunları kaydetti: “Kullanılan kredilerin dövize gitmesi endişesiyle birtakım düzenlemeler yapılıyor. Son düzenlemelerin ardından ticari kredi faizlerinde 10 puana yakın bir gerileme oldu. Ancak bankalar zorunlu karşılık kararı nedeniyle kredi kullandırma konusunda isteksiz görünüyorlar. Reeskont kredilerinin kullanımında, ihracat gelirlerinin yüzde 70’ini Türk lirasına çevirme koşulu nedeniyle firmalarımız bu kredileri kullanmaktan kaçınıyorlar. Dış ticaret yapan firmalar için bunlar yönetilmesi zor süreçler, çünkü ihracatçı firmalarımız aynı zamanda ithalat da yapıyorlar. Eximbank kredilerinin sınırlı olması, Merkez Bankası’nın kısıtlı miktarda reeskont kredisi kullandırması, TL kredilerde firmaların döviz varlığıyla ilgili kısıtlamalar, finansmana erişim konusunda zorlukları oluşturuyor. Farklı endişelerle kredi kaynaklarını dövize dönüştürenler olabilir. Ancak endişeli azınlığın yaptığı yanlışların cezasını tüm ihracatçılarımızın ödemesi ülkemiz adına doğru değil. Karar alıcıların zorlu bir süreç yönettiğinin bizzat tanığıyım. Ancak bu zorlu süreçten ülkemizi selamete çıkarabilmemiz için yatırım, üretim ve ihracattan başka seçenek görünmüyor. Finansmana erişim kolaylığı bu süreçte kilit rol oynuyor.”
“Hızlı hareket etmeliyiz”
TİM Başkanı Gültepe, salgın ile birlikte küresel ekonominin büyük bir değişim ve dönüşüm sürecine girdiğini, Türkiye’nin bu süreci fırsata çevirebilmesi için çok hızlı hareket etmek durumunda olduklarını söyledi.
Yeni dönemde sürdürülebilir ve çevre dostu üretimin büyük önem kazandığını dile getiren Gültepe, “Bu alanlarda mevcut mevzuat ve kamu desteklerinin henüz yeterli olduğunu söyleyemeyiz. Bununla beraber Sürdürülebilirlik Eylem Planı yayınlandı ve detaylandırılıyor. Devletimizin ve hükümetimizin bu konuda iradesinin olması çok önemli.” değerlendirmesinde bulundu.
Gültepe, sürecin en verimli şekilde yürütülmesi için ihracatçıların taleplerini, “Firmaların yeşil dönüşüm amacı ile yapacakları tüm yatırımlar, bölge ve sektör fark etmeksizin özel bir yatırım teşvik düzenlemesi ile desteklenmeli. Avrupa Birliği’nin sınırda karbon vergisi düzenlemesinin yaratacağı ek maliyeti en aza indirmek için, öncelikli muhatap sektörlerde uyum desteklenmeli, karbon piyasaları kurulmalı, yeşil finansman olanakları genişletilmeli. İhracatçılarımız uzun vadeli yatırım kredileri ile desteklenmeli. Firmaların yeşil dönüşümü sağladıklarına ilişkin sertifikalandırma yapılmalı, gerekli testler için alt yapı kurulmalı.” şeklinde sıraladı.
“İlk 10 ülke arasına girme vizyonu ile çalışacağız”
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, göreve başladıktan sonra TİM’in vizyonunu ve misyonunu yeniden gözden geçirdiklerini kaydetti. Türkiye’yi en çok ihracat yapan 10 ülke arasına sokma vizyonu ile çalışacaklarını bildiren Gültepe, “Bu vizyon doğrultusunda, kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerimizi belirledik. Hedeflerimizi gerçekleştirmek için birliklerimizin küresel ticaret trendlerini sürekli analiz ederek fırsatları ihracatçılarımızın gündemine sunmalarını sağlayacağız. Türkiye’nin ihracat potansiyelinin küresel pazarlarda bilinirliliğini artırıcı faaliyetleri destekleyeceğiz. Birliklerimizden gelen taleplerin karşılanması ve sorunların çözümü için ilgili paydaşlarla koordinasyonu sağlayacağız.” diye konuştu.
2022’nin ocak-ağustos döneminde birim ihracat değerinin önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16,7 artışla 1,44 dolar seviyesine ulaştığını belirten Gültepe, “Mevcut pazarlarımızda derinleşmek ve yeni pazarlara açılmak istiyoruz. Bu hedef doğrultusunda 27 sektörümüz için çalışma gruplarını oluşturduk. Tüm sektörel birliklerimiz hedeflerini, ihtiyaçlarını, projelerini ortaya koyacak. TİM olarak biz bu çalışmaların koordinasyonunu üstleneceğiz.” ifadelerini kullandı.