Dinlemek için tıklayınız

VÜCUT DİLİ UZMANLARI VE PSİKİYATRLAR MERCEK ALTINA ALTI
Harry’nin röportajlarında yaptığı bazı açıklamalar, bu konuya en çok ilgisiz olan kişilerin bile bir anda dikkatini çekecek türden. Başta ağabeyi William olmak üzere onun karısı Kate Middleton, babası Kral Charles, üvey annesi Konsort Kraliçe Camilla, hatta annesi Diana’nın uşağı Paul Burrell dahil olmak üzere birçok kişi Harry’nin “salvolarından” nasibini aldı.

İşte bütün bu toz duman içinde, bir yandan da vücut dili uzmanları Harry’nin sözlerini ve bunları söylerken sergilediği jest ve mimiklerini masaya yatırdı. Ortak görüşleri Harry’nin büyük bir öfke içinde olduğu ve her davranışıyla bunu gözler önüne serdiği.

Bu bir yana, Prens’i mercek altına alan bir başka meslek grubu daha var: Psikiyatrlar.Onların yorumları da gerçekten çarpıcı. Harry’nin kraliyet ailesine yönelttiği bu dizginlenemez öfkenin altında bambaşka bir neden buldu bu uzmanlardan bazıları.

Henüz 12 yaşında annesini kaybeden Harry’nin kendi ağzıyla kullandığını itiraf ettiği bazı alternatif tedavi yöntemleri, bu uzmanların dikkatini çeken ayrıntı. Hatta Prens, Anderson Cooper’a verdiği röportajda bu konuda bazı açıklamalar da yaptı. Şimdi bunlara bir bakalım… Sonra da bir psikiyatrın anlattıklarına kulak verelim.

‘İÇİMDE ÖYLE BÜYÜK BİR ÖFKE VARDI Kİ!’
Anderson Cooper ile kitabının tanıtımı için yaptığı röportajda Harry, 12 yaşında annesiz kalmanın sadece çocukluğunu değil, ergenliğe geçişini ve hayatının geri kalanını şekillendiren en önemli etken olduğunu söyledi.

O dönemden en çok aklında kalan duygu ise kendi anlattığına göre ‘öfke’ oldu: “İçimde öyle büyük bir öfke vardı ki! Neyse ki bunu kimseye ifade etmedim. Ama yoğun bir şekilde alkol kullandım. Çünkü içimdeki bu duyguyu uyuşturmak istiyordum. Ya da her ne düşünüyorsam onun kafamdan gitmesini, o konuya yönelen dikkatimin dağılmasını istiyordum.” Bu sözlerin ardından başka bir itiraf daha geldi Harry’den: “Bilirsiniz işte… Uyuşturucu kullandım.”

‘AĞLAMANIN BİR YOLUNU BULMAYA ÇALIŞIYORDUM’
Harry, annesinin ölümünden hemen sonra babası Charles ve ağabeyi William ile birlikte halkın karşısına çıkıp onları selamlamanın kendisi için büyük bir darbe olduğunu ifade etti. Bu durumun, duygusal olarak boğucu bir etki yarattığını söyledi: “Göğsümde uzun yıllardır hissettiğim öyle bir ağırlık vardı ki, hiç ağlayamadım.

Bu yüzden ağlamanın bir yolunu bulmaya çalışıyordum. Sürekli olarak koltukta oturuyor ve annemle ilgili toplayabildiğim kadar çok anıyı gözden geçiriyordum. Bazen videolar izliyordum.”

‘KİMSEYE EĞLENCE OLSUN DİYE KULLANMASINI TAVSİYE ETMEM’
Elbette 12 yaşında her çocuk için yıkıcı bir gerçeklik olan annesiz kalmanın acısını dindirmek uğruna sadece bunlarla yetinmedi Harry. Anderson Cooper’a verdiği röportajda, hayatını şekillendiren bu travmayla başa çıkabilmek için yaptığı başka bir şeyi de anlattı. Terapi aldığını açıkladı. Danıştığı bir terapistin gözetiminde “ayahuasca” ve “sihirli mantar” gibi saykeodelik ilaçlar kullandığını ekledi.

Bütün bunları kitabında da yazan Prens, bu sayede annesine yönelik duygularında bazı değişimler olduğunu itiraf etti. Eğer çok büyük bir kayıp ya da travmadan etkilendiyseniz, bunları doğru kişiyle kullanmanın yardımı dokunduğunu söyledi: “Bunlar, anneme onu özlediğimi kanıtlamak için ağlamam gerektiği fikrini kafamdan atmamı sağladı. Aslında onun tek istediği benim mutlu olmamdı.” Harry, her ne kadar bu tür bir tedavi yönteminin kendisine iyi geldiğini ifade etse de “Kimseye bu maddeleri eğlence amaçlı kullanmasını tavsiye etmem” diye seslendi.

İşte psikiyatrların ilgisini çeken de onun bu itirafı, yani ayahuasca ya da sihirli mantar gibi saykedelik ilaçları kullandığını söylemesi oldu. Zaten son iki yıldır zaman zaman ailesine yönelik ağır eleştirilerde bulunan Harry’nin Spare (Yedek) adlı kitabıyla birlikte “dozu giderek yükseltmesi”, öfkesini hiç ama hiç saklamaya çalışmaması psikiyatrların yorumuna göre kullandığı bu tedavilerin etkisiyle olabilir.

Çünkü bu uzmanlara göre Harry’nin kullandığını itiraf ettiği bu maddeler, doğru şekilde deneyimlenirse, bazı ruhsal sorunları ortadan kaldırırken kimi zaman da yan etkileri ortaya çıkıyor. İnsanların, sevdikleri kişiler hakkındaki bakış açılarını olumsuz yönde değiştirip başkalarından kolayca etkilenmelerine yol açması da bu olumsuz etkilerden biri.

BİRÇOK ÜLKEDE YASAL DEĞİL: Bu arada bir not. Harry’nin kullandığını söylediği bu maddeler, dünyanın birçok ülkesinde yasal değil. Fakat yapılan bazı araştırmalara göre, bir uzmanın gözetimi altında kullanıldığında; bağımlılık, travma ve başka bazı ruh sağlığıyla ilgili konularda etkili birer tedavi yöntemi de olabiliyor.

Fakat biraz önce de anlattığımız gibi bu tür tedaviler kişilerin dünyaya bakış açısını ve algısını bambaşka bir perspektife çekebiliyor. Bazı olumsuz değişimlere yol açabiliyor.

KİŞİLERİ MANİPÜLASYONA AÇIK HALE GETİREBİLİR
Johns Hopkins Saykodelik ve Bilinç Araştırmaları Merkezi’nden Psikiyatr Matthew Johnson’a göre bu tarz tedavilerin “zihni açan” bir yanı var. Fakat aynı zamanda kullanan kişide bazı manik dönemlere yol açabiliyor. Doktor Johnson’a göre ayahuasca ve sihirli mantar gibi yöntemler, özellikle ailesiyle problemleri olan kişileri, affetmeye daha istekli hale getirip olayları farklı bir açıdan görebilmelerini sağlıyor. Ama dikkat çektiği başka bir nokta var doktorun: “Bazı insanlar bu uygulanan tedavi sonucunda yanlış bir yöne gidebiliyor. Sevdiklerine ve yakınlarına karşı daha büyük bir kızgınlık geliştirebiliyor.

” Onun görüşüne göre tıpkı Harry’in durumunda olduğu gibi bu kişiler, bazen ailelerinden ve sevdiklerinden uzaklaşmak için ilham alabiliyor. Psikiyatr Johnson’ın vurguladığı başka bir ayrıntı daha var. Bu tür tedaviler kullanılarak bazı hastaların beyinlerini yıkamak da mümkün olabiliyor.

ÖLÜME BİLE YOL AÇABİLİR: Harry’nin kullandığını söylediği ayahuasca ya da ayahuska bitkisine, zevk için kullanılmaması gerektiğini ve ölüme yol açabildiğini hatırlatarak bir bakalım. Bu bitki, Güney Amerika’da, Peru ve Brezilya’daki Amazon bölgesinde yetişiyor. Bölge halkı tarafından yüzyıllardır tedavi amaçlı kullanılıyor. Psikoaktif özellikleri bulunan bitkinin, kullanan kişinin zihinsel olarak aydınlanmasını sağladığına inanılıyor. Halüsinasyonlara yol açan bitki eğer bilinçsiz kullanılırsa ölüme bile neden olabiliyor. Bu yüzden de “karanlık kapı” olarak da anılıyor.

BEKLENENDEN ÇOK DAHA FAZLASI
Görünüşe göre herkes Prens Harry’nin ailesine yönelik bu yoğun saldırılarının altında yatan öfkenin nedenini anlamaya çalışıyor. Artık sadece yıllardır bu aileyi gözlemleyen uzmanlar değil psikiyatrlar da işin içine karıştı. Bir noktaya kadar Harry’nin öfkesinin nedeni anlaşılabilse de yine de bu konuda tam açıklığa kavuşamayan bazı ayrıntılar var.

Öte yandan başka bir iddiaya göre de Spare’in ortalığı böylesine toza dumana bulamasının nedeni yayıncının isteği. Penguin Books tarafından piyasaya sunulan kitap, daha okurla buluşmadan ve içeriği bilinmeden önce söylenenler de bu yönde.

İleri sürülenlere göre yayınevi, kitapta olabildiğince dikkat çekici ayrıntıların yer almasını istedi. Hatta yayınevinden bir yetkili “kitapta beklenilenden çok daha fazlasının” yer aldığını söylemişti.