Henüz yaşam koşulları nedeniyle depremlerin olduğu yerlerde kırsal alanlardaki yerleşim merkezlerine ulaşılmadığını da sözlerine ekleyen Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan şunları söyledi:“Şu an itibariyle depremden zarar gören kırsal kesimlere ulaşılmış değil.
Buralarda hasar ve can kaybı daha fazladır. Çünkü bu bölgelerde genelde yapılar taşlar yontulmadan konularak çevresi balçıkla sıvanarak duvarlar oluşturulur. Bunun üzerine ağır çatı kondurulur. Yapılar son derece kötüdür ve kesinlikle bırakın 7 şiddetini 4,5-5 büyüklüğündeki depreme dayanamaz.
Oralarda çok büyük hasar yapmıştır. Henüz oralara ulaşım sağlanamadı. Doğal gaz ve elektriklerin kesilmesi yangın çıkmaması için normal. Ailelerin olduğu yerlerde kapalı garajlarda elektrik verilebilir. Çadır kurmaktan çok en verimli olan konteynerlerin kurulmasıdır. Buradalar soba ve ısıtıcılar kullanılabilir. Jeneratörler kullanılmalıdır.
”TAŞINABİLİR TUVALETLER ÇOK ÖNEMLİ
Hemen her ilde AVM’lerin olduğuna da dikkat çeken Ercan, “Buraların altlarında mutlaka büyük salon ve garajlar bulunuyor. İnsanlar buralara alınmalı. Buralara doğalgaz ve elektrik verilebilir. En önemlisi taşınabilir tuvaletler. Valilikler çok acil bunları tedarik etmeli. Sonrasında oluşacak bir salgının önüne geçmek için bu tuvaletler şart. Vatandaşlar evlerine girmesin. Sağlamlığı belirlenmiş yerlerde barındırılmalı. Kurtarma çalışmaları da önemli. Buralara dozer ve kepçeler değil vinçlerin sokulması gerekir ” ifadelerini kullandı.
TAKDİR-İ İLAHİ DEĞİL, TAKDİR-İ SİYASİ
1969 yılından beri depremlerle iç içe yaşadığını da sözlerine ekleyen Ahmet Ercan, “çok deprem bölgelerine gittim. Ülkemizin en büyük Gediz depreminde siyasiler buralara gelip ‘takdir-i ilahidir, devletimiz büyüktür, yaralar sarılacaktır’ demişlerdi. Aradan kaç yıl geçti yine aynı laflar söyleniyor. Deprem takdir-i ilahi değil, takdir’i siyasidir. Vatandaş vergisini veriyorsa, askerliğini yapıyorsa vatandaş yaşatılmalı. Bu devletin borcu. Bir sürü depremler yaşandı ama ders alınmadı. Siyasetçilerin programlarına bakıyoruz içinde deprem kelimesi yok” dedi.