Dinlemek için tıklayınız

TRABZON’da Şamil Ekinci Müzesi’ni gezen Havva Püskül (77), 1977’deki Cumhurbaşkanlığı kupa töreninde çekilen, o dönem 1,5 yaşında olan ve geçen yıl koronavirüsten yaşamını yitiren oğlu Mustafa Uğur Püskül’ün, Trabzonspor’un eski kaptanlardan ‘Dozer Cemil’ lakaplı Cemil Usta’nın kucağındaki fotoğrafıyla karşılaştı. Püskül, oğlunun fotoğrafını görünce gözyaşlarını tutamadı.

Süper Lig’de 2021-22 Ahmet Çalık sezonu şampiyonu Trabzonspor’un kupası, Şamil Ekinci Müzesi’ndeki yerini aldı. Şehir dışından ve yurt dışından taraftarlar, kupayı yakından görmek ve hatıra fotoğrafı çektirmek için müzeye geliyor. Müzeyi ziyaret edenlerden Havva Püskül, 1977’de kazanılan Cumhurbaşkanlığı kupa töreninde çekilen, o dönem 1,5 yaşında olan ve geçen yıl koronavirüsten hayatını kaybeden oğlu Mustafa Uğur Püskül’ün Trabzonspor’un eski kaptanlarından ‘Dozer Cemil’ lakaplı Cemil Usta’nın kucağındaki fotoğrafıyla karşılaştı. Püskül, Almanya’dan gelini ve 2 torunuyla geldiği müzede, oğlunun fotoğrafını görünce gözyaşlarına hakim olamadı.

‘CEMİL’İN KUCAĞINDAKİ BENİM OĞLUM’

Trabzonspor’un Beşiktaş ile karşılaştığı ve Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazandığı maçta oğlu Mustafa Uğur Püskül’ün 1,5 yaşındayken babasıyla maça geldiğini ve futbolcu Cemil Usta’nın kucağında sahaya çıktığını söyleyen Havva Püskül, “Çocuğum Ankara’daki Beşiktaş maçında bir kupa daha kaldırdı. Fotoğrafta Cemil Usta’nın kucağındaki benim oğlumdur. Cemil’in çocuğu değil. Babası 1,5 yaşındayken Almanya’dan alıp onu maça götürmüştü” dedi.

‘KUPAYI GÖRÜNCE, OĞLUMU GÖRÜYORUM’

Oğlunun hayatını kaybettiğini söyleyen Püskül, “Eylül ayında kaybettik. Yavrum gencecikti ama kader böyleymiş. Kendimi şimdi onun çocuklarına adıyorum. Onların mutlu olması için elimden gelen her şeyi yapıyorum. Bu kupa bambaşka, benim için çok değerli. Kupayı gördüğümde oğlumu görüyorum. Bir anne olarak gözyaşlarımı torunlarıma göstermemek için içime akıtıyorum? diye konuştu.

‘TESELLİ BULUYORUM’

Oğlunun, Cemil Usta’nın fotoğrafıyla birlikte yaşadığını söyleyen Püskül, “O dönem Ankara’da oturuyorduk. Ben işteyken babası alıp gelmiş. Eve geldim, bir baktım ne Nurettin (eşi) var ne Uğur’um var. O zaman çok kızmıştım ama şimdi ‘İyi ki gelmişler, Cemil ile fotoğraf çekilmişler’ diyorum. Bunu kelimelerle tarif edemiyorum. Bir annenin en büyük mutluluğu bu olsa gerek. Yavrum burada yaşadığı için teselli buluyorum” ifadelerini kullandı.