Dinlemek için tıklayınız

Arslan, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla 9 Mayıs 2023’te kamu işçilerinin mali ve sosyal haklarının belirlendiği Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü’nün imzalandığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imza töreninde, belediyelerle bağlı kuruluş ve işletmeleri ile belediye şirketlerinde çalışan işçilerin de protokol kapsamında olduğu yönünde ifadeler kullandığını aktaran Arslan, şunları kaydetti:

“Yüksek Hakem Kurulu, 11 Mayıs 2023’te aldığı prensip kararıyla belediyelere ilişkin kurula intikal eden uyuşmazlıklarda, Kamu Çerçeve Protokolü’nün uygulanmasına karar vermiştir. Bu karar ile kamudaki işçi ve memur ücret artışları göz önüne alınarak kamunun ayrılmaz bir parçası olan belediye ve belediye şirketleri için bir denge ortaya koyulmuştur. Ancak, bazı işverenlerin ve işveren sendikalarının yoğun itirazları neticesinde Yüksek Hakem Kurulu 20 Temmuz 2023’teki toplantısında, aradan çok kısa bir süre geçmesine rağmen, bu kararı iptal ederek uygulamaya son vermiş ve belediye ve belediye şirket işçilerinin Kamu Çerçeve Protokolü kapsamından çıkarılmasına karar vermiştir.”

Arslan, Yüksek Hakem Kurulunun prensip kararı değişikliği öncesinde HAK-İŞ üyeleri adına 2 bin 119 işçiyi kapsayan 13 toplu iş sözleşmesinin Kamu Çerçeve Protokolü emsal alınarak kurulda kesin olarak bağıtlandığına dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:

“Buna karşın Yüksek Hakem Kurulu, 15 Ağustos 2023’te yaptığı toplantıda, ortaya haklı ve makul bir gerekçe koymadan kesin olarak bağıtlanmış bir sözleşmenin iptal edilmesine ilişkin yapılan başvuruyu görüşmüş ve oy çokluğuyla kabul etmiştir. Bir emek örgütü olarak, Yüksek Hakem Kurulu tarafından kesin olarak bağıtlanarak işyerlerine tebliğ edilmiş ve üyelerimize duyurulmuş bir toplu iş sözleşmesinin kanuna aykırı bir şekilde iptal edilmesini kabul etmemiz mümkün değil. Yüksek Hakem Kurulunun kararları kesin ve toplu iş sözleşmesi hükmündedir. Yüksek Hakem Kurulu tarafından kesin olarak bağıtlanan bir sözleşmenin iptal edilmesi ilgili yasal düzenlemelere açıkça aykırıdır.”

Yüksek Hakem Kurulunun bağımsız, tarafsız ve saygın kuruluşlardan biri olduğunu ifade eden Arslan, şunları kaydetti:

“Kurulda alınan kararların sosyal taraflar arasında bir denge sağlamasını, çalışma hayatına katkı sunmasını ve yine çalışma hayatında iş barışı ve huzurunu sağlayacak emsal uygulamaları hayata geçirmesini son derece önemli buluyoruz. Ancak, Yüksek Hakem Kurulunun kısa bir süre uyguladıktan sonra prensip kararında değişikliğe giderek kesin olarak bağıtladığı sözleşmeleri iptal etmesi, bundan sonra Kurulda alınacak kararlara da endişeyle yaklaşılmasına neden olacaktır. Kurulun aldığı, belediye ve belediye şirketlerinin 2023 yılı Kamu Çerçeve Protokolü kapsamından çıkarılması ve Yüksek Hakem Kurulunun kesin olarak bağıtladığı toplu iş sözleşmelerinin iptal edilmesi yönündeki kararlarından vazgeçmesini talep ediyoruz.”