Konutlarda kira artış oranına yönelik getirilen yüzde 25 sınırlama, ev sahipleri ile kiracıları karşı karşıya getirdi. Konutlardaki yüksek kira artışı nedeniyle eski kiracılarının ödediği kira bedelini az bularak yüksek kira talep eden ve bunu kiracıya kabul ettiremeyen ev sahipleri, İstanbul Adalet Sarayı’ndaki Sulh Hukuk Mahkemeleri’ne başvurarak, ‘tahliye’ ve ‘kira bedelinin belirlenmesi’ davaları açıyor.
DURUŞMALAR BİR YIL SONRAYA VERİLİYOR
Hâkimler, “Mahkememize 1 ayda 100 dava açılıyorsa, 60’ını ‘tahliye’ ya da ‘kira tespit’ davaları oluşturuyor. Bu davalarla iş yükümüz daha da arttı. Evlere yapılan keşiflerle birlikte karar yazma işlerini yetiştiremiyoruz. Personelimiz de işlerini yetiştirmekte güçlük çekiyor” dedi. Adliyede çalışan memurlar ise, “Haftada 3 gün ev ya da dükkânların tespiti için keşfe gidiyoruz. Bu davaların keşifleri çok yorucu. Bilirkişi bulmakta zorlanıyoruz. Bilirkişilere kota geldiği için sınırlı sayıda oluyorlar. O kadar yoğunluk var ki, duruşma günleri 1 yıl sonrasına veriliyor. Tahliye davaları 2 yıl, kira tespit davaları ise 1 yıl sürüyor” dedi.
‘İHTİYAÇ NEDENİYLE TAHLİYE’ DAVASI
Hürriyet’e değerlendirmede bulunan avukat Dilek Yüksel, şu bilgileri verdi:
“Enflasyondaki artış nedeniyle eski tarihli kiracıların ödediği kiralar rayiç bedelin çok altında kaldı. Örnek verecek olursak aynı niteliklere sahip emsal evi yeni kiralayan kiracı 15.000 TL ile 20.000 TL verecek iken eski tarihli kiracı yüzde 25 artış ile birlikte 3-4 bine oturabiliyor. Bu durumdan hoşnut olmayan ev sahipleri, kiracıları farklı nedenlerle tahliye etmek için mahkemelerin yolunu tutmuş durumda. Ev sahipleri, kiracıdan tahliye taahhütnamesi almadı ise, kiracı kirasını düzenli ve tam ödüyorsa, komşularla ilişkileri iyi ise, ev için tadilat gerekmiyorsa yani Borçlar Kanunu’nun belirlediği diğer tahliye sebeplerine dayanamıyor ise ‘İhtiyaç Sebebiyle Tahliye Davası’ açıyor. Günümüzde en çok başvurulan tahliye davası ihtiyaç sebebiyle tahliye davasıdır.
MAHKEMELERİ SAMİMİ OLDUĞUNA İNANDIRMALI
Yargıtay’ın belirlediği kriterleri ve mevcut koşulları göz önünde bulunduran mahkemeler ihtiyacın samimi, zorunlu ve gerçek olduğuna ikna olursa kiracıların tahliyesine karar verebiliyor. Bu karardan sonra kiracının tahliyesi duruma göre istinaf, temyiz aşamaları ile birlikte üç, dört seneyi bulabiliyor. İzah ettiğimiz şekilde bir ihtiyaç öne süremeyen ev sahibi bu sefer de kiracıyı evden çıkartmak için satış göstererek muvazaalı bir şekilde evi bir yakınına devrediyor. Fakat bu durumda da, yeni malik eski malikte olduğu gibi yukarıda izah edildiği şekilde kendisinin, eşinin, üst soyunun, alt soyunun ya da bakmakla yükümlü olduğu kişilerin Konut ya da işyeri ihtiyacı olduğunu kanıtlamak zorunda. Yani yeni ev sahibi kiracıya, ‘Gayrimenkulü satın aldım evimden çıkmak zorundasın’ diyemiyor.”
KİRAYI NEREYE YATIRACAĞIM
– Ev sahipleri, mahkemelik oldukları kiracıları kirasını yatıramasın diye banka hesaplarını kapatınca, kiracılar da ‘tevdi mahalli tayini’ (ödeme yerinin belirlenmesi) davaları açıyor. Mahkeme, ‘tevdi mahalli’ davasıyla kiracının kirasını ödeyeceği yeri belirliyor. Kiracı da kirasını mahkemenin belirlediği o bankanın hesabına yatırıyor.
ARTIŞTA 5 YIL KRİTERİ
– Avukat Gürsel Devrim İyim: “Öncelikle kiracılar için ikili bir ayrım yapmak gerekir, işyeri kiraları ve konutlar. Kira artışına ilişkin sınırlama salt konutlar için geçerli olup işyerleri için kira artışı genel düzenlemelere tabidir. Konutlar için de ikili bir ayrım yapmak gerekir. 5 yıldan az süreyi kapsayan kira sözleşmelerinde yüzde 25 artış sınırı uygulamasının bir yıl daha uzatılacağı açıklandı. Ayrıca fahiş kira artışı yapan ev sahiplerine de hapis ve para cezası öngörülmektedir. Kira süresi 5 yılı aşkın sözleşmelerde kiraya veren rayiç kira bedelini talep edebilir. Bu durumda artık yüzde 25 sınırlaması söz konusu olmaz. Bu durumda emsal rayiç kira bedelleri dikkate alınarak kira bedeli mahkemece tespit edilir.
‘TAHLİYE TAAHHÜDÜ’
Mal sahipleri çoğu kez kira sözleşmesiyle birlikte boş olarak ‘tahliye taahhüdü’ imzalatıyor. Bu durumda kiraya veren boş olarak imzalattığı tahliye taahhüdünü eğer kiracısı istediği kira artışını kabul etmezse doldurup kiracıyı tahliye edebilmektedir.”
ÜNLÜLER DE MAHKEMELİK
– Oyuncu Tamer Karadağlı, ev sahibiyle kira bedeli yüzünden mahkemelik olmuştu. Ünlü oyuncu 10 bin lira olan kirasını 18 bin liraya çıkarmış, ancak bedeli az bulan ev sahibi tahliye davası açmıştı. Mahkeme, ünlü oyuncunun evden tahliyesine karar vermişti.
– Şarkıcı Nilüfer, Şişli’de ünlü bir alışveriş merkezinin olduğu plazada yer alan rezidans dairede oturan kiracısı Essentium Enerji Yatırımları AŞ’nin değerinin altında kira ödediği gerekçesiyle dava açmıştı. Kira bedelinin tespitini isteyen ünlü şarkıcı, davalı şirketin kendisine aylık 23 bin 141 lira kira ödediğini, ancak yeni dönem kira bedelinin 35 bin lira olduğunu belirtmişti.
– Sanatçı Mine Koşan da ev sahibiyle mahkemelik olmuştu. Ev sahibi M. İhsan B., Mine Koşan ile aynı evde yaşadığı kız kardeşi Ayda Koşan’a evden çıkmaları için tahliye davası açmıştı. Ev sahiplerinin kendilerine baskı uyguladığını öne süren ünlü sanatçı ile kız kardeşi savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.
– Oyuncu Fırat Tanış da, Kira bedelini az bularak kiracısı Aleyna S.’ye evinden tahliye olması için ‘kira sözleşmesinden kaynaklanan’ dava açmıştı.