Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çanakkale’deki orman yangınının henüz kontrol altına alınamadığını belirterek, “Arkadaşlarım 1500 hektarlık bir alanda, geniş bir alanda parça parça çıkan her dumana müdahale ediyorlar. Amacımız bunların büyümemesini sağlamak. Yangının etrafı tamamen çevrilmiş vaziyette, herhangi bir şekilde yangının ilerleme alanının önü artık kesilmiş durumda.” dedi.
Çanakkale merkeze bağlı Damyeri mevkisinde dün öğle saatlerinde başlayıp hızla yayılan yangından etkilenen bölgeyi Çanakkale Valisi İlhami Aktaş ile havadan helikopterle inceleyen Bakan Yumaklı, daha sonra Dardanos mevkisindeki Çanakkale Orman Bölge Müdürlüğü Orman Yangın Yönetim Merkezi’ne geçti.
Bakan Yumaklı, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, biri Rusya’dan kiraladıkları yüksek tonajlı su taşıyabilen olmak üzere 8 uçak, 26 helikopter, 639 arazöz ve iş makinesi, 2 bin 700’e yakın personelle sahada mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
Yangın nedeniyle tahliye edilen 9 köyde 337 hane ve 1251 vatandaşın yaşadığını aktaran Yumaklı, gece boyunca köylere gittiklerini, Ulupınar’da 5, Yağcılar’da 4 evin hasar gördüğünü bildirdi.
Yangında 85 küçükbaş, 3 büyükbaş hayvan zayiatı, ayrıca 10 ahır ve ağıl hasarının söz konusu olduğunu aktaran Yumaklı, şöyle devam etti:
“Köylerden ilk etapta kronik hastalığı olan, yaşlı olan vatandaşlarımız tedbiren ki bunların sayısı 83 kişi, bu vatandaşlarımız hastanelere sevk edildi. Bunlardan sadece 8’i müşahede altında. O da kronik hastalığı bulunan ve belli bir yaş üzerinde olan vatandaşlarımız. Herhangi bir hayati tehlikesi olan bir vatandaşımız yok. Çanakkale Boğazı tek taraflı deniz trafiğine kapalıydı. Halihazırda Çanakkale Boğazı çift taraflı olarak gemi trafiğine kapatılmış vaziyette. Çünkü hava araçları yoğun şekilde su alma faaliyetlerine devam ediyor. Çanakkale-Çan yolu da tedbiren kapalı.”
– “Saat 16.00-17.00 gibi genel resim ortaya çıkar”
Dün nemin yüzde 19 olduğunu, rüzgarın saatte yaklaşık 70 kilometre civarında estiğini anımsatan Yumaklı, şu anda rüzgarın yaklaşık 40 kilometre hızla estiğini, öğleden sonra 60 kilometreye çıkmasının beklendiğini anlattı.
Yangında rüzgarın ve nemin önemine değinen Bakan Yumaklı, şöyle konuştu:
“Nem özellikle yangın söndürme faaliyetlerinde, yangının ilerlememesiyle ilgili önemli parametrelerden biri. Rüzgarın hızı da yangın söndürme faaliyetlerinizde, yanan alandan yanmayan alana rüzgarın bazı parçacıkları taşıması demek. Kimi zaman 3 kilometreye varan parçacıkları taşıması söz konusu. Şu anda da parça parça arkadaşlarımız mücadele etmeye devam ediyorlar. Düne göre daha avantajlıyız. Parametreler daha iyi. Öğleden sonra resmi çok daha net görebileceğiz. Bütün kurumlar AFAD’ından Jandarmasına, Orman Genel Müdürlüğünden Kızılayına özellikle de yerelde bütün kamu kurum ve kuruluşları, bazı sivil toplum kuruluşları yoğun şekilde bu çalışmalara katılmaya devam ediyorlar. Saat 16.00-17.00 gibi genel resim ortaya çıkar, herhangi bir olağanüstü durum meydana gelmezse.”
– “Bursa Karacabey ve Bilecik’te soğutma çalışmaları devam ediyor”
Bakan İbrahim Yumaklı, ülke genelindeki diğer yangınlara da değinerek, “Bursa Karacabey’de ve Bilecik sınırında yangınımız vardı. Her iki yangınımız da kontrol altına alınmış vaziyette. Şu anda tehlike arz edecek herhangi bir durum yok. Soğutma çalışmaları devam ediyor.” ifadesini kullandı.
Bir gazetecinin, Çanakkale’deki yangının kontrol altına alınma durumuna ilişkin sorusu üzerine Yumaklı, “Şu anda bunu söyleyemeyiz. Arkadaşlarım 1500 hektarlık bir alanda, geniş bir alanda parça parça çıkan her dumana müdahale ediyorlar. Amacımız bunların büyümemesini sağlamak. Yangının etrafı tamamen çevrilmiş vaziyette, herhangi bir şekilde yangının ilerleme alanının önü artık kesilmiş durumda. Bu bahsetmiş olduğumuz dumanlar yanan alanların içinde kalan közlerden çıkıyor. Şu anda yangının ilerlemesini gösterecek bizim açımızdan tehlike arz edecek herhangi bir durum yok.” yanıtını verdi.
Bakan Yumaklı, başka bir soru üzerine köylere geri dönüşün şu an söz konusu olmadığını belirterek, “Başka tahliye planı olan köy yok. Dün bolca speküle edildi maalesef. Devlet hastanesi ve üniversite ile ilgili hiçbir risk yok.” değerlendirmesinde bulundu.