News
News
A Milli Futbol Takımı’nın yeni teknik direktörü Vincenzo Montella’nın yardımcılığı için Türk hoca arayışında ilk sıradaki isim olarak Nuri Şahin’e teklif yapıldığını belirten Gülel, şu şekilde konuştu:
Nuri Şahin’i federasyona çağırdılar, görüştüler. Bu süreçlerin tamamından haberdarım. Hocam istişare yaparak gitti. Ortak kararımız, hocamızın artık üçüncü yılında bir yardımcı hocalık görevine kabul etmemesi gerektiğiydi. Onun zaten iyi bir hoca olma yolunda çok mesafe katettiği konusunda mutabık kaldık, bu görevi kabul etmedik.
“Tesislerin elektriği kesildi, yumurtacı yumurta vermedi”
Kulüpler Birliği Vakfı Başkan Yardımcısı da olan Gülel, Türkiye’de futbolun çok hızlı, kurgusuz, plansız yönetildiği eleştirisinde bulundu.
Alelacele, yüksek maliyetli ya da ileri yaşlardaki futbolcuların transfer edildiğini dile getiren Gülel, şu ifadeleri kullandı:
Bunu büyük kulüplerimizde de görüyoruz. Türk futbolunda yönetimler tam yetkili, sıfır sorumlu olduğu için herkes imzayı atıp, arkasını çok umursamıyor. Maalesef kulüplerimiz zor duruma düşüyor. Diyelim ki ben görevi bıraktım, liyakatsiz bir yönetim geldi. Bu kulübü batırmak, altı ay ile bir sene içerisinde bir zaman maalesef.
Gülel, Antalyaspor AŞ başkanlığı görevine 13 Mart’ta başladığını, üç gün sonra tesislerin elektriğinin kesildiğini, yumurtacının yumurta vermediğini, karşılaştığı aşırı borç yükünden dolayı paniklediğini ve korktuğunu itiraf etti.
“Bakkal dükkanı daha işletme yetisi olmayan yöneticiler…”
İlk etapta yaklaşık 600 milyon liralık borçla karşı karşıya kaldıklarını anlatan Gülel, sözlerini şöyle sürdürdü:
Sonra bilinmeyen borçlar da çıktı, rakam 700 milyon liraya kadar çıktı. Döviz kurlarındaki artışla borç miktarı 900 milyon liraya kadar yükseldi. Şöyle bir gerçek de var. Bu bir ticaret. Antalyaspor Anonim Şirketi, Türk Ticaret Kanunu’na tabi. Tek farkı, gelir vergisinden muafiyeti. Onun dışında tüm süreçler Vergi Usul Kanunu’na göre yönetilmesi gerekiyor. Çok basit bir iş aslında. Bakkal dükkanındaki mantıktan farklı bir şey değil. Bu kadar zor durumlara düşmesinin nedeni, gerçekten bakkal dükkanı daha işletme yetisi olmayan yöneticiler tarafından yönetiliyor olması. Ne gelecek, ne gidecek, ne alınacak, ne verilecek, ne kadar borç var, ne kadar alacak var? Bunlara göre ortaya bir bütçe konulmuyor. Bu genel olarak Türk futbolunun derdi. Yani ehil ellerde olması lazım. Biz ağzımızla kuş tutmadık. Baktığınız zaman muhteşem şeyler de yapmadık. Sadece işimizi doğru yaptık. Bizi bu kadar iyi gösteren şey, diğerlerinin çok kötü olması.
Gülel, göreve geldiğinde futbolcuların sekiz ayda bir maaş aldığını, dört aydır da tesislerde maaş almayan personelin bulunduğunu aktardı.
“Adam Buksa, ligimizin üstünde bir golcü”
Gülel, transfer döneminde istedikleri ilk beş transferinin üçünü gerçekleştirdiklerini, Fransa’nın Lens takımından kiralık olarak kadroya dahil edilen Adam Buksa’nın bunlardan biri olduğunu belirtti.
Buksa’nın satın alma opsiyonunun bulunduğunu bildiren Gülel, şunları dedi:
Görüyoruz ki satın alınması gereken bir oyuncu. Ligimizin üstünde bir golcü. Bunu çok net söyleyebilirim. Bunu zaten ilk maçlarda gördük. Bundan sonra da göreceğiz. Çok katkı sağlayacağını düşünüyorum.
Yeni transfer planlarına değinen Gülel, şu şekilde konuştu:
Devre arasından önce bile olabilir. Defansın sol tarafına genç bir stoper ve Adam Buksa’nın arkasına genç bir santrfor için çalışmalar başladı. Hatta santrfor da ilgili biraz da yol aldık. Bu işi bitirmek istiyoruz. Biz anlaşmamızı yapalım, o kendi takımında oynamaya devam etsin, yarı olunca çıksın bize gelsin şeklinde. Antalyaspor’a transfer her zaman dinamik devam edecek.
Naldo’nun trafik kazasında yaralanan oğlunun durumu
Gülel, futbolcuları Naldo’nun ailesinin Antalya’da 7 Eylül’de trafik kazasında yaralanmasına ilişkin de şunları kaydetti:
Allah kimsenin başına vermesin. Davi, dört yaşında. Kayınpederi hala çok riskli. Davi’nin riski yüksek oranda devam ediyor. Uyanmasını bekliyorlar, günler oldu. Çok üzgünüz, bütün takım olarak çok yaralandık. Naldo duruma kendini ağır ağır adapte ediyor, çalışmalara başlamak istiyor, dönmek istiyor. Çünkü o da kendisinin ve ailesinin psikolojisini toparlamak zorunda. Allah’tan ümit kesilmez. İnşallah evladımız uyanır ve hayata tutunur ama şu an durumu çok zor gözüküyor.
