Dinlemek için tıklayınız

AstraZeneca’nın koronavirüs aşısının neden olduğu ciddi yan etkiler defalarca rapor edilirken, şirket ilk kez mahkemede aşının tromboz gibi tehlikeli yan etkileri yaratabileceğini kabul etti.

AstraZeneca daha önce mahkeme belgelerinde şirkete yönelik iddiaların “kafa karıştırıcı” ve “hukuken yanlış” olduğunu savunmuştu. Savunma dosyasında AstraZeneca, aşının fayda/risk profilinin olumlu olduğunu ve olmaya devam ettiğini söyledi.

İngiltere’nin önde gelen gazetelerinden The Telegraph, mahkeme belgelerine ulaştı. Habere göre, üretici firma Londra’daki İngiliz Yüksek Mahkemesi önünde aşıdan kaynaklanan ciddi yan etkileri kabul etti.

AstraZeneca, Yüksek Mahkeme’ye sunduğu yasal bir belgede aşının “çok nadir durumlarda TTS’ye neden olabileceğini” kabul etti.

Açılımı Trombositopeni Sendromlu Tromboz olan TTS, insanlarda beyin ya da karın damarlarında kan pıhtılaşmasına ve kan trombosit sayısının azalmasına yol açıyor.

İlaç şirketi devi, Oxford Üniversitesi ile birlikte geliştirdiği aşının düzinelerce vakada ölüm ve ciddi yaralanmalara neden olduğu iddiasıyla toplu bir davada yargılanıyor.

Ciddi yan etkinin kabul edilmesinin ardından AstraZeneca’nın, İngiltere’deki toplu davalara ek olarak tazminat talebinde bulunan bireylerin açtığı yeni davalarla da karşı karşıya kalabileceği ifade edildi.

Londra’daki Yüksek Mahkeme’de elli bir dava açıldığı, mağdurların 100 milyon sterlin değerinde olduğu tahmin edilen tazminatlar talep ettiği kaydedildi.

TTS HASTALIĞI

Açılımı Trombositopeni Sendromlu Tromboz olan TTS, insanlarda beyin ya da karın damarlarında kan pıhtılaşmasına ve kan trombosit sayısının azalmasına yol açmaktadır.

Bilim insanları, aşı ile aşıya bağlı immün trombositopeni ve tromboz (VITT) adı verilen yeni bir hastalık arasındaki bağlantıyı ilk olarak Covid-19 aşısının piyasaya sürülmeye başlamasından kısa bir süre sonra, Mart 2021’de tespit etti.

TTS, Sars-CoV-2 aşıları ile aşılamanın ardından olası bir komplikasyon olarak zaten kabul edilmişti.

Paul Ehrlich Enstitüsü AstraZeneca aşının yan etkilerini yorgunluk, ateş, baş ağrısı, ateş, kas ağrısı, titreme ve yorgunluk gibi geçici lokal reaksiyonlar ve genel reaksiyonlar olarak saptadı.

Şiddetli yan etkilerin, genellikle aşılamadan birkaç hafta sonra ortaya çıktığı belirtilerek, yıllar sonra ortaya çıkan ani yan etkilerin, şimdiye kadar geliştirilen hiçbir koronavirüs aşısında görülmediği ve koronavirüs aşısından sonra da beklenmemesi gerektiği ifade edildi.

“İNGİLİZ BİLİMİNİN ZAFERİ”

Lansmanında Eski Başbakan Boris Johnson tarafından “İngiliz biliminin zaferi” olarak müjdelenen aşı, artık İngiltere’de kullanılmıyor.

Aşının piyasaya sürülmesinden sonraki aylarda, aşının potansiyel olarak ciddi yan etkileri bilim insanları tarafından tespit edildi. Bunun üzerine, AstraZeneca aşısının riskinin Covid’in yol açtığı zarardan daha ağır basması nedeniyle 40 yaşın altındakilere alternatif bir aşı önerilmesi tavsiye edildi.

İlaç şirketine dava açan aileleri temsil eden avukatlar, aşının bireylerin beklemeye hakkı olduğu kadar güvenli olmadığını savunuyor.

Almanya’da AstraZeneca’ya dava açan bir kadının, Mart 2021’de aşı olduktan sonra bağırsaksaklarında ven trombozu olarak adlandırılan bir hastalık geçirdiği belirtildi.

Komaya giren kadının, bağırsağının bir kısmının alınması gerekti. Kadın, şirketten tazminat ve zararlarının karşılanmasını talep ediyor. Birkaç gün önce, Bamberg Yüksek Bölge Mahkemesi’nin bir hukuk dairesi, AstraZeneca’nın bu davalarda aşının yan etkileri hakkında kapsamlı bilgi vermesini istedi.

AstraZeneca, 170 milyar sterlinden fazla piyasa değeri ile İngiltere’de halka açık ikinci en büyük şirkettir. Şirketin CEO’su Sir Pascal Soriot, 19 milyon sterline yakın kazancıyla FTSE 100 şirketleri arasında en yüksek maaşı alan iş insanı.