Ünlü oyuncu Julia Roberts’a şok! En karanlık aile sırını öğrendi: Hayatı, kuşaklar boyunca süren bir yalan üzerine kuruluymuş

KUŞAKLAR BOYU SÜREN KARANLIK AİLE SIRRINI YENİ ÖĞRENDİ
Bütün bu anlattıklarımız elbette filmlerde ya da romanlarda da olabilir. Ama bu kez hepsi gerçek. 1990’lı yıllardan bu yana çok iyi tanıdığımız bir ünlünün öyküsü çünkü bu. Taşıdığı ve hem kendisi hem de aynı mesleği yapan ağabeyi sayesinde ün kazanan soyadının aslında gerçek soyadı olmadığını, üstelik kuşaklar boyunca sürdürülen bir yalanın bir parçası olduğunu yeni öğrendi. Yani gerçek anlamıyla büyük bir şok. 

SOYADI BİLE KENDİSİNE AİT DEĞİLMİŞ
Bu sözünü ettiğimiz kişi Hollywood’un güzel oyuncularından Julia Roberts. 55 yaşındaki üç çocuk annesi Roberts, aile kökenlerini araştıran bir programa konuk oldu ve geçmişiyle ilgili bugüne kadar bilmediği bir gerçekle yüzleşti. Söz konusu program, Ancestory’s Finding Your Root. Yani kişinin atalarıyla ilgili gerçekleri DNA çalışmaları, nüfus arşivleri ve genetik çalışmalar yardımıyla ortaya çıkarıyor. Bütün bunlar da bu konuda uzman olan Dr Henry Louis Gates JR gözetiminde yapılıyor.

İşte bu programa konuk olan Julia Roberts da ailesiyle ilgili hiç bilmediği bir gerçeği keşfetti. Buna, yarım asırdır kullandığı Robert soyadının bile aslında kendisine ait olmadığı da dahil! Elbette bütün bunların sonucunda da büyük bir şok yaşadı.

JULIA’NIN BÜYÜK BÜYÜKBABASINI YAŞADIĞI GİZLİ İLİŞKİDEN DÜNYAYA GETİRMİŞ
Program sayesinde öğrendiğine göre Julia Roberts’ın büyük büyük büyükannesi Rhoda Suttle Roberts, kocası Willis’in ölümünden sonra başka bir adamla ilişki yaşamaya başladı. Programı yöneten Dr. Gates’in anlattığına göre, Georgia şehir arşivlerinde yapılan araştırmalar sonucunda Rhoda Suttle Roberts’ın kuşaklar boyunca saklanan sırrı ortaya çıktı.

Yapılan araştırmalara göre Rhoda, 1850’li yıllarda Willis Roberts adında bir adamla evliydi. Doğal olarak da onun soyadını taşıyordu. Fakat Willis, 1864 yılında hayata veda etti. İşte sırrın açığa çıkması da bu ipucu sayesinde gerçekleşti. Julia Roberts’ın büyük büyük büyük annesinin kocası öldüğünde, daha ünlü yıldızın büyük büyükbabası John dünyaya gelmemişti. Yani John Roberts, Rhoda’nın kocasının ölümünden sonra doğdu. Doğal olarak da babası Willis değildi. Buna bağlı olarak gerçek soyadı da Roberts değildi. Fakat Rhoda bu gerçeği bir tek kendisi biliyordu. 

‘NASIL? BEN BİR ROBERTS DEĞİL MİYİM?’
Henry Louis Gates JR, bütün bunları anlattıktan sonra Julia Roberts’ın gerçekleri biraz sindirmesini bekledi. Ardından da şunları söyledi:” Willis Roberts’ın sizin büyük büyük büyükbabanız olması mümkün değil. Çünkü büyük büyükbabanız dünyaya geldiğindeo çoktan ölmüştü.”

Bunun üzerine Julia Roberts doktora “Ama ben bir Roberts değil miyim?” diye sordu. İşte bu noktada Doktor Gates, JR, ekibinin, ailenin köklerinin geldiği Georgia’daki arşivlerde çok derin bir araştırma yaptıklarını anlattı. Bu araştırma sonucunda çıkan gerçek şuydu: Robets’ın büyük büyükbabası John, çocukken annesi ve diğer üç kardeşiyle birlikte yaşıyordu. Fakat kayıtlarda John’un babası görünmüyordu. 

DNA İNCELEMESİ, ŞOK GERÇEGİ ORTAYA ÇIKARDI
Bu noktadan sonra işe DNA incelemesi girdi. Buna göre Julia ve babasının birinci derecede kuzenlerinden biri DNA testi yaptırmayı kabul etti. Bunun sonucunda her ikisinin de bir adamla bağlantısı olduğu ortaya çıktı. Henry MacDonald Mitchell Jr. Yani aslında Julia Roberts’ın büyük büyük büyükbabası Bay Mitchell’dı! Doktorun bu açıklamasından sonra Julia Roberts “Yani ben Julia Mittchell miyim? Biz Mitchell ailesi miyiz” diye sordu. Bu arada şaşkınlığını da gizleyemedi. 

KARANLIK AİLE SIRRI
Olayın bu noktasından sonra Julia Roberts’ın ailesine ait başka karanlık bir sırrı da açıkladı doktor. Ünlü yıldızın büyük büyük büyükannesinin ilişki kurduğu Mitchell adlı bu adam evliydi. Babası öldükten sonra büyük büyük büyükanne Rhoda’nın komşusu olan annesini sık sık ziyarete gidiyordu. İşte o ziyaretler sırasında Rhoda ile yakınlaştı. Sonunda da Julia Roberts’ın büyük büyük büyükbabası John dünyaya geldi. Yani Roberts’in atası John, bir yasak aşk çocuğuydu.

SOYADINI DEĞİŞTİRMEYECEK
Julia Roberts, bütün bunları öğrendikten sonra hissettiklerini “Aklım başımdan gitti” cümlesiyle ifade etti. Her ne kadar bütün bu gerçekler Julia Roberts için hatırı sayılır bir şok olsa da sonunda duyduklarını içine sindirmeye çalışırken bir yandan da aslında gerçek soyadı olan Mitchell’a geçiş yapmayacağını söyledi. Güzel oyuncu “Roberts soyadını kullanmayı tercih ederim. Aksi çok büyük bir dönüş olurdu” diye konuştu. 

FİLMLERİ, BİRKAÇ KUŞAĞIN HAFIZASINDA SİLİNMEZ İZLER BIRAKTI
Şimdi de bu şoke eden gerçeğin ardından Julia Roberts’ın hayatımıza nasıl girdiğini bir hatırlayalım. Elbette belli bir yaşın üzerinde olanlar onu zaten 90’lara damgasını vuran Pretty Woman (Özel Bir Kadın) filmiyle çok iyi hatırlıyor. Çünkü başrolünü Richard Gere ile paylaştığı bu film birkaç kuşağın hafızasında silinmez izler bıraktı.

28 Ekim 1967’de Georgia. Smyrna’da dünyaya geldi tam adıyla Julia Fiona Roberts. Damarlarında İngiliz, İskoç, İrlanda, Galler, Alman ve biraz da İsveçli kanı dolaşıyor. Roberts’ın annesi Betty Lou ile babası Grady de bir dönem amatör olarak tiyatroyla ilgilenmiş. Zaten tanışmaları da ordu için hazırladıkları bir tiyatro gösterisi sırasında olmuş. Annesi, Julia’ya hamileyken de kocasıyla birlikte Georgia’da çocuklara yönelik bir drama okulunu yönetiyorlardı. Bu arada ilginç bir not… Martin Luther King Jr ve karısı Coretta’nın kızı Yolanda’da bu okulun öğrencisiydi ve Julia’nın babası ona oyunculuk eğitimi veriyordu. Julia Roberts dünyaya geldiğinde de ailesi maddi zorluklar yaşadığı için doğum masraflarını Martin Luther King Jr karşıladı.

Julia Roberts’ın anne ve babasının 1955 yılında başlayan evlilikleri 1972 yılında bitti. Bunun sonrasında Julia Roberts bir süreliğine doğduğu yerde yaşadı. Anesi, babasından boşandıktan kısa süre sonra Michael Motes ile evlendi. Ama kocası eşine şiddet uygulayan ve genellikle işsiz gezen biriydi. Bu evlilik de başarısızlıkla sonuçlandı. Julia Roberts’ın annesinin ikinci evliliğinden dünyaya gelen kardeşi Nancy, 37 yaşında hayata veda etti.

ÜNİVERSİTEYİ YARIDA BIRAKTI
Aslında Julia Roberts, çocukluk yıllarında veteriner olmak istiyordu. Aynı zamanda okul grubunda klarinet çalan Robert, yüksek öğrenim için Georgia Eyalet Üniversitesi’ni girdi ama okulu bitirmedi. Hemen sonra oyunculuk kariyeri yapmak amacıyla New York’a gitti. Önce modellik yaptı. Ardından da Crime Story adlı bir yapımın bir sezonunda küçük bir rol üstlendi. Sinemadaki en önemli çıkışını Liam Neeson, Justin Bateman ile birlikte oynadığı 1988 tarihli Satisfaction ile yaptı. Bir yıl sonra oyuncu olan ağabeyi Eric ile birlikte Blood Red için kamera karşısına geçti. Küçük bir roldü ve sadece iki kelimelik bir diyaloğu vardı. Ama o da daha sonra filmden çıkarıldı. 1989 yılında Steel Magnolias filminde rol aldı.

BU FİLM DÖNÜM NOKTASI OLDU 
Sonra 1990 tarihli Özel Bir Kadın (Pretty Woman) geldi ve işte o filmle Julia Roberts, kelimenin tam anlamıyla büyük bir patlama yaptı. İşin ilginç yanı bu rol için ilk seçenek değildi. Ondan önce Michelle Pfeiffer, Meg Ryan, Jennifer Jason Leigh, Daryl Hannah’a bu rol için teklif götürülmüş ama onlar reddetmişti. Sonunda rol Julia Roberts’ın oldu. Bu, Richard Gere ile oynadığı bu film onun kariyerinde bir dönüm noktası oldu. Film dünya çapında 500 milyon dolara yakın gişe yaptı. Aynı zamanda Roberts’a en iyi kadın oyuncu dalında Oscar adaylığı getirdi. Müzikal ya da komedi dalında en iyi kadın oyuncu olarak da bir Altın Küre kazandı. Sonra da kariyeri bugünlere kadar geldi.

Roberts ve Richard Gere’in önemli rollerini üstlendiği filmin konusuna gelirsek: “Son derece varlıklı bir işadamı olan Edward gösterişli olmasına rağmen sahte şeylerle örülü hayatından oldukça sıkılmıştır. Kendisini sokaklara attığı bir sırada Vivian isimli oldukça çekici bir sosyetik hayat kadınına rastlar ve o geceyi birlikte geçirirler. Bu sırada ilginç bir karar alırlar. Bir hafta boyunca birlikte olup sevgili gibi yaşayacaklar, bir haftanın ardından da yollarını ayıracaklardır. Bu süreç boyunca ikisinin hayatlarında da büyük duygu değişimleri olur.”

OSCAR KAZANDI
Julia Roberts, 2000 yılında Steven Soderbegh’in yönettiği Erin Brockovich filmiyle Oscar kazandı. Bu Film ona başka önemli sinema ödüllerini de getirdi. Kariyerinde hızlı bir çıkış yakalamasını sağlayan Pretty Woman ile de Roberts çok sayıda ödül kazandı.

Roberts, sadece kariyeriyle değil özel hayatıyla da hep dikkat çekti. İlk evliliğini Lyle Lovett ile yaptı. Bu evlilik 1993 ile 1995 arasında sürdü.

2002 yılından bu yana da Daniel Moder ile evli. Çiftin üç tane çocuğu bulunuyor. Bir ara boşanacaklarına dair söylentiler çıksa da çiftin evliliği mutlu bir şekilde sürüyor. 

Bunların yanı sıra Roberts, çok konuşulan bir ilişkisini de oyuncu Kiefer Sutherland ile yaşadı. Flatliners’daki rol arkadaşı Kiefer Sutherland ile nişanlandı ama aldatıldığını anlayınca yolları ayrıldı.

İKİ BÜYÜK KARDEŞİ DE SİNEMA SEKTÖRÜNDE
Julia Roberts’ın ikisi de sinema sektöründe çalışan bir ablası bir de ağabeyi bulunuyor. İki yaş büyük ablası Lisa Roberts Gillan hem yapımcı hem oyuncu. Anne ve babası 1955’te evlendikten bir yıl sonra doğan ağabeyi Eric de oyuncu.

Eric Roberts’ın kızı Emma da aile mesleğini sürdürüyor. Halası Julia ise en büyük destekçilerinden.

FOTOĞRAFLAR: ALAMY, AVALON, INSTAGRAM