Sağlıklı kalmak ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek her zaman önemli olsa da soğuk aylarda özellikle kritik hale geliyor.
Independent Türkçe’de yer alan habere göre; kış boyunca burun akıntısıyla yatağa hapsolmak istemeyen kişilerin, vücudunu sağlık sorunlarına karşı mücadeleye hazırlaması gerekiyor.
Harvard Üniversitesi’nin sağlık hakkında bilgiler veren birimi Harvard Health, bağışıklığı güçlendirmek için takviye ürünler ya da sarımsak ve zencefil gibi “bağışıklığı güçlendiren yiyecekler” tüketmek zorunda olunmadığını belirtiyor. Bunun yerine gerekli besinleri içeren çok yönlü bir beslenme düzeni oturtulabilir.
Akademik tıp merkezi Mayo Clinic, C vitamini haricinde besin açısından zengin, bağışıklık güçlendirici besin düzeninin pek çok farklı şekilde oluşturulabileceğini düşünüyor.
Harvard Health ve Britanya Beslenme Vakfı’nın (British Nutrition Foundation) bağışıklık güçlendirici gıdalar için verdiği örnekler şöyle:
Turunçgiller de bağışıklığa iyi gelen önemli vitaminlerden C’yle dolu. Bunlar arasında portakal, greyfurt ve mandalina var.
Cilt, enfeksiyona karşı önemli bir ilk savunma hattı. Havuç, dolmalık biber ve kayısı gibi turuncu ve kırmızı meyvelerle sebzeler, cilt sağlığına iyi gelen A vitamini açısından zengin.
Et, balık ve fasulye gibi hem demir hem de protein zengini besinler, bağışıklık hücrelerinin sağlıklı olmasını sağlıyor.
Fındık, fıstık ezmesi ve bitkisel yağ sağlığa iyi gelen antioksidan E vitamini içeriyor.
Tam tahıllı yiyecekler yaraların iyileşmesini hızlandıran çinko sağlıyor.
Balık, yumurta ve muz yeni bağışıklık hücrelerinin büyümesini sağlayan B6 veya B12 vitaminlerini içeriyor.
Yağlı balık, yumurta ve süt ürünleri, D vitamini barındırıyor.
Pirinç, kinoa, kabuklu deniz ürünleri ve kuru meyveler bakır açısından zengin.
Yeşil sebzeler, kırmızı orman meyveleri ve kuruyemiş yeni hücrelerin üretilmesini sağlayan folatı içeriyor.
Kefir, yoğurt ve turşu gibi aktif kültürlü gıdalar, bağırsaklardaki bakterilere iyi geliyor. Bağışıklığı güçlendirmede bağırsak da önemli rol oynuyor.
Sarımsak, soğan, kuşkonmaz, pırasa gibi sebzelerin yanı sıra pek çok meyve, prebiyotik gıda olarak kabul ediliyor. Çünkü bunlar lif ve oligosakkarit içeriyor.