Sağlık Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri öncesi TTB’nin görüş ve önerileriyle ilgili çevrimiçi bir basın toplantısı düzenlendi. TTB Merkez Konseyi adına açıklamayı, Merkez Konseyi Üyesi Dr. Adalet Çıbık yaptı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: Sağlık Bakanlığı 2023 Yılı Bütçe Teklifinin sağlığa zararlı olduğu dile getirilerek, toplumun sağlığı düşünülerek yeniden yapılandırılması istendi. AKP’nin 20 yıllık iktidarıyla gelinen noktada bütçenin, yoksulu daha yoksul ve aç, zengini çok daha zengin yapan ekonomik ve sosyal politikaların hayata geçirilmesinin aracı yapıldığı belirtildi.
Covid-19 salgın süreci ve devam eden sorunların göz önüne alınmadan bütçe hazırlandığı belirtilerek, “Genel bütçe içinde Sağlık Bakanlığı bütçesinin payı, 2022 yılı için yüzde 6,63 iken, 2023 yılı için yüzde 6,56 olarak belirlenmiş.
Bırakalım artırılmasını, maalesef payı azaltılmış. Bakanlığın bütçesi içinde ‘koruyucu sağlık programının’ payı da bir önceki yıla göre azaltılmaktan kurtulamamış; yüzde 33,4’den yüzde 28,7’ye indirilmesi teklif ediliyor. Yetmiyor.
Bakanlık bütçesindeki payı 2022 yılında yüzde 64,2 olan ve 2023 yılında yüzde 69,6 olması teklif edilen “tedavi edici sağlık programı” için ayrılan bütçenin yüzde 22,9’unun şehir hastanelerinin patronlarına kira bedeli ve hizmet alım bedeli olarak ödenmesini içeriyor”
“KİŞİ BAŞINA 1008 TL DÜŞÜYOR”
Türkiye’de yaşayan milyonlarca mülteci ve göçmen “görmezden gelindiğinde” bile Sağlık Bakanlığı bütçesinden kişi başına yaklaşık 3.370 TL düştüğü belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Bakanlık bütçesinden çalışanlara yapılacak ödemelerle sosyal güvenlik kurumlarına yatırılacak primleri çıkarttığımızda, kişi başına düşen payın bin 513 TL’ye gerilediğini görüyoruz. Söz konusu eksiltmelere, şehir hastanesi patronlarına yapılan ödemeleri de eklediğimizde, 2023 yılı için Sağlık Bakanlığı’nın doğrudan kişi başına yapabileceği harcamanın (kişi başına düşen payın) bin 8 TL’ye düştüğünü görüyoruz.
Üst solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı bir dönemde, grip aşısının 250 TL’ye satıldığı bir Türkiye’de, Sağlık Bakanlığı bütçesini kişi başına düşen miktarı üzerinden değerlendirildiğimizde de kabul edilemez buluyoruz”
“SAĞLIK BAKANLIĞI BÜTÇESİ 675 MİLYAR TL’DEN AZ OLMAMALI”
Yıllık enflasyonun yüzde 180’leri bulduğu, hemen her şeyin fiyatının neredeyse ayda, hatta haftada birkaç kez arttığının altı çizilerek, bütçenin “kabul edilemez!” olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:
* Sağlık Bakanlığı’nın 2023 yılı için bütçe teklifi 675 milyar TL’den, genel bütçe toplam giderinin yüzde 15’inden daha az olmamalıdır.
ŞEHİR HASTANELERİNİN SÖZLEŞMELERİ FESH EDİLMELİ”
* Şehir hastanelerine, tedavi edici sağlık programı kapsamında kira bedeli olarak 27 milyar 716 milyon TL, hizmet alımı için de 18 milyar 946 milyon TL olmak üzere, toplam 46 milyar 662 milyon TL ödenmesinin planlandığı görülüyor.
* Söz konusu bedel, Sağlık Bakanlığı’nın tedavi edici sağlık programına ayrılan toplam bedelin yaklaşık yüzde 23’ünü, çalışan ücreti ile sosyal güvenlik kurumuna devlet pirimi giderinin çıkartılması sonrasında kalan tedavi edici sağlık programı toplam bedelinin ise yüzde 59’unu oluşturuyor.
* Böyle bir tercihi kabul etmiyoruz. Halkın sağlık hizmetleri için ayrılan parası bir avuç şirkete aktarılmamalı. Şehir hastaneleri için yapılmış olan sözleşmeler herhangi bir tazminat ödenmeden feshedilmeli, planlanan ödemeler durdurulmalı ve şehir hastaneleri daha fazla zaman kaybetmeden devlet hastanelerine dönüştürülmelidir.
“MAAŞLAR EN AZ YÜZDE 200 ARTIRILMALI”
* Türkiye’de emek gücünü satarak yaşamak zorunda olanların tümü gibi hekimler ve sağlık emekçileri de AKP hükümetleri döneminde daha da yoksullaşmış ve geçinemez hale gelmiştir.
* Bütçe teklifinde hekimlerin maaş ve emekli aylığına etki edecek 7200 ek göstergenin uygulanması ve özel hizmet tazminat oranlarının yükseltilmesiyle maaşlarda en az yüzde 200 oranında artış yapmaya olanak verecek düzenlemeler yer almalıdır.
* Hiçbir hekimin, sağlık emekçisinin aylık gelirinde performans ücretinin payı yüzde 10’u-15’i geçmemeli, gelirlerinin hemen tümünün emekliliğe de yansıtıldığı düzenlemeler hayata geçirilmelidir.