12 Haziran’da yeni bir yatırım aracı uzun bir aradan sonra (yaklaşık 10 sene) yeniden hayatımıza girmek üzere. GES yani gelire endeksli senetler. 2009- 2012 arasında da karşımıza çıkmış olan bu yatırım aracı Anadolu Ajansı’nın bakanlık kaynaklarına dayandırdığı habere göre bu senetlerin hangi gelire endeksli olacağı konusunda üstü kapalı da olsa bir yanıt var: Geliri güçlü, kamuya hasılat aktarımı yapabilen KİT’lerin gelirlerine endeksli olacak.
HANGİ KİT’LER GÜÇLÜ?
GES’lerin daha önceki uygulamasına baktığımızda GES’e konu KİT’lerin satış hasılatlarının yaklaşık yüzde 10’unun bütçeye aktarıldığı tanıtım kılavuzlarında yer almıştı. Bu defa da aynı aktarımlar üzerinden mi GES payları belirlenecek göreceğiz. Bu açıdan 2022-2024 için merkezi yönetim bütçe kanunu teklifinde 2022 için KİT’lerden beklenen gelir 3 milyar 884 milyon TL, 2023 için 4.4 milyar TL, 2024 içinse 4.57 milyar TL.
En karlı KİT’lere baktığımızda ise şu aşamada Eti Maden, TPAO, TEİAŞ, DMO, TKİ, TİGEM, TMO karşımıza çıkıyor. Satış hasılatı bakımından ise 19 KİT’in toplam hasılatı 172 milyar TL’den fazla. En güçlü hasılat BOTAŞ, EÜAŞ, TEİAŞ, TMO, DMO, TKİ, TPAO’da… 2009 yılında da benzer şekilde TPAO, DMO, DHMİ, KIYEM’den bütçeye aktarılan hasılat payları üzerinden GES ihracı gerçekleşmişti.
2009’DA 8 AYRI GES İHRAÇ EDİLMİŞTİ
Yıllık enflasyonun yüzde 5 ila yüzde 11 arasında değiştiği 2009-2012 arasında Hazine tarafından ihraç edilmiş 8 ayrı Gelire Endeksli Senet olduğu biliniyor. Bunlardan sadece ilki yani TRT010212F17 tanımlı senet dövize endeksli, diğer 7’si ise doğrudan TL’ye endeksli olarak ihraç edilmişti.
Toplam 3 milyar 594 milyon 273 bin TL’lik ihracın gerçekleştiği bu GES satışları çoğunlukla bankalara yapıldı. O dönem en yüksek talebin katılım bankalarından geldiği biliniyor. En azından başlangıçta öyleydi. Çünkü faizsiz enstrümanlara yatırım yapan katılım bankalarının o dönem GES’ler için fetva aldığı fakat arkasından fetvayı kaybettikleri ve vade sonuna kadar da bu GES’leri elinde tutmak zorunda kaldıkları biliniyor. Bu senetlerin ihracındaki asıl amaç ise bütçe açıklarının finansmanı olarak düşünülmüştü.
Şimdi ise doğrudan vatandaşlara satış yapılacağını görüyoruz.
KUPON GETİRİSİ NASIL HESAPLANACAK?
Kupon faizinin 2009-2012 arasındaki uygulamasına bakarsak. Her tertipteki GES’lerin kupon faizi önceki tertiplerde ihraç edilen GES’ler için ödenecek hasılat payından etkileniyordu. ihraç edilebilecek maksimum satış tutarı burada önemliydi. Basit bir hesaplamayla diyelim ki kamu 2 milyar TL’lik GES ihraç edecek. Bu durumda her 100 TL nominal değerli GES’ten 20 milyon adet ihraç edileceği anlamına geliyor. Bu durumda örneğin 3 aylık kupon ödemesi bulunacak bir GES’te her bir kuponun formülü şu olacak: GES Yatırımcısına Yapılacak Kupon Ödemesi=((3 aylık KİT hasılat payı)/20,000,000)*Yatırımcının Elindeki GES adedi Bir sonraki tertip ihraçta ise ilk tertip GES’lere ayrılan pay hasılattan düşülecek ve kalan hasılat yeniden aynı formülde hasılat payı yerine konulacak ve ihraç edilecek olan GES adedine bölünüp yatırımcının elindeki GES adediyle çarpılacak.
Elbette buradaki hasılat payı bir çeşit planlamaya bağlı. Hasılat gerçekleşmesinin daha düşük veya daha yüksek olması durumunda hasılat payı bir katsayı ile çarpılacak. Her halükarda bu GES’lerin asgari bir getiri garantisi bulunacak. Yani belirlenen asgari kupon oranının altına düşemeyecek.